Hulusi Agabeyin süfyaniyetin rüknünü (Gülen) teşhir eden

tavr-ı beliganesi

 

 

 



 

Bu meb'usana hitab, namaz kılanlara altmış meb'us daha ilâve eder. Namazgâh olan küçücük odayı, büyük bir odaya tebdil ettirir.

 

Bu parça meb'uslara ve umum kumandanlara ve ülemalara okutturulmakla, reisle şiddetli bir münakaşaya sebebiyet verir. Bir gün divan-ı riyasette, elli-altmış meb'us içinde, karşılıklı fikir teatisinde, M. Kemal Paşa:

 

            -Sizin gibi kahraman bir hoca bize lâzımdır; sizi, yüksek fikirlerinizden istifade etmek için buraya çağırdık. Geldiniz, en evvel namaza dair şeyleri yazdınız, aramıza ihtilaf verdiniz, der. Bu söz üzerine Bedîüzzaman, birkaç makul cevabı verdikten sonra, şiddetle ve hiddetle iki parmağını ileri uzatarak:

 

            -Paşa.. paşa! İslâmiyet'te imandan sonra en yüksek hakikat namazdır. Namaz kılmayan haindir, hainin hükmü merduddur, der. Fakat Paşa tarziye verir, ilişemez.

 

            Bedîüzzaman Ankara'da bulunduğu müddetçe, en birinci maksadı olan, Şark Dârülfünununun tesisi için uğraşmaktan kat'iyyen geri durmadı. Bir gün meb'uslar heyetine der:

            Bütün hayatımda bu dârülfünunu takib ediyorum. Sultan Reşad ve İttihadcılar, yirmi bin altun lira verdiler. Siz de o kadar ilâve ediniz...

 

Tarihçe-i Hayat ( 143 )

 

 

ENGÜŞT HAİDEN:

f. Yok farzetmek, bir an için olmadığını kabul etmek. * Mahvetmek. *

Parmakla göstermek.

 



Ey mücahidîn-i İslâm ve ey ehl-i hall ü akd!..

 

            Bu fakirin, bir mes'elede on sözünü, birkaç nasihatını dinlemenizi rica ediyorum.

 

            1- Şu muzafferiyetteki hârikulâde nimet-i İlahiye bir şükür ister ki devam etsin, ziyade olsun. Yoksa nimet böyle şükür görmezse, gider. Madem ki Kur'anı, Allah'ın tevfikiyle düşmanın hücumundan kurtardınız. Kur'anın en sarih ve en kat'î emri olan salât gibi feraizi imtisal etmeniz lâzımdır. Tâ onun feyzi, böyle hârika suretinde üstünüzde tevali ve devam etsin.

 

Tarihçe-i Hayat ( 139 )

 

Risale-i Nurların Mehdiyetle bağlarını kesmeye çalışmak, onun zuhur zamanında hemzaman olan dehşetli şer cereyanı olan “Süfyanî Deccali” de anlamamak demektir. Bu durum Süfyaniyetin mahiyetinin anlaşılmamasına hizmet eder. Yeni mehdiler ihdas edenler acaba bunu düşünüyorlar mı?

 

http://www.ittihad.com.tr/sahsi-manevi-kuvveti/